-TARIM ARAZİLERİNİN DURUMU- -BİR DİZİ ÖNERİ-
Tuğba Yardımcı Mısır'ın(AA) haberi... |
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Ulaştırma
Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fazıl Çelik, kıyı dolgu yollarının, kıyı
yerleşimlerinin önünde adeta birer baraj görevi yaptığını, binaların alt
katlarının su altında kalmalarına sebebiyet verdiğini söyledi.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Ulaştırma
Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fazıl Çelik, kıyı dolgu yollarının, kıyı
yerleşimlerinin önünde adeta birer baraj görevi yaptığını, binaların alt
katlarının su altında kalmalarına sebebiyet verdiğini söyledi.
Prof. Dr. Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son günlerde, Doğu Karadeniz
bölgesinde yaşanan taşkınların boyutlarının öngörülemeyen ölçülerde olmadığını
belirterek, ''Vadilerdeki ve kıyıdaki yapılaşmalar bu öngörüye göre
projelendirilmediğinden, doğal taşkınlar felakete dönüşmektedir'' dedi.
Birçok yerde yolların, dere yataklarına indirilip, dere yatakları daraltıldığı
halde, taşkından korunma yapılarının yeterli kapasitede ve sağlamlıkta inşa
edilmediğini öne süren Prof. Dr. Çelik, yol ile birlikte diğer yapılaşmaların da
vadi tabanlarına çekilmesinin felaketin boyutlarını artırdığını söyledi.
Karadeniz sahili boyunca, denizden 4-5 metre yüksekte inşa edilen kıyı dolgu
yollarının, birçok kıyı yerleşimini çukurda bıraktığı halde, drenaj yapılarının
(su tahliye kanalları) yeterli kapasitede inşa edilmediğini savunan Prof. Dr.
Çelik, ''Böylece kıyı dolgu yolları, kıyı yerleşimlerinin önünde adeta birer
baraj görevi yapmış, binaların alt katlarının su altında kalmalarına sebebiyet
vermiştir. Doğu Karadeniz'in sık ve gür orman örtüsü, uzun yıllar boyunca geniş
ölçüde kaldırılarak tarım arazileri haline dönüştürülmüştür'' dedi.
Prof. Dr. Çelik, bunun sonucu olarak, yağan yağmurların hızla dere yataklarına
aktığını ve taşkınların boyutlarının büyük olduğunu vurgulayarak, ''Doğu
Karadeniz bölgesinde aşırı yağışlar her zaman olacaktır. Bu doğal olayı önleme
olanağımız yoktur'' diye konuştu.
-BİR DİZİ ÖNERİ-
Vadi tabanları ve sahillerdeki çarpık yapılaşmaları da artık kaldırıp atmanın
mümkün olmadığına dikkati çeken Prof. Dr. Çelik, alınması gereken önlemleri
şöyle sıraladı:
''Vadi tabanlarındaki yollar, bu son taşkınlara göre yeniden boyutlandırılarak
şartnamelere uygun bir biçimde adamakıllı olarak yeniden inşa edilmelidir.
Yerleşim yerlerini taşkından korumak için yapılacak yapılar, taşkınları dere
yatağında tutacak şekilde inşa edilmelidir. Üretilecek projeler, deneyimli ve
ehil kişilerce yapılmalı ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Kıyı yerleşimlerini
çukurda bırakan kıyı dolgu yolları gözden geçirilerek, yetersiz olan drenaj
sistemleri yeniden uygun bir biçimde inşa edilmeli ve bu tesislerin bakımları
sürekli olarak mutlaka yapılmalıdır.''
-TARIM ARAZİLERİNİN DURUMU-
Prof. Dr. Çelik ayrıca, Doğu Karadeniz bölgesinin engebeli bir arazi yapısına
sahip olduğunu, böylesi bir topoğrafyanın, doğal olarak tarım değil, orman
arazisi olması gerektiğini savunarak, bu konuda yapılması gerekenlere ilişkin şu
önerileri dile getirdi:
''Eğimi 45 derecenin üzerindeki tarım arazileri mutlaka kamulaştırılarak süratle
ormanlaştırılmalıdır. Bu çiftçilere başka yerlerden arazi de verilebilir. 750
metrenin üzerinde fındık tarımı yapılmasını yasaklama yerine, 45 derece eğimin
üzerindeki tarım arazilerini kamulaştırma çok daha yararlı olacaktır. Bu
uygulama, heyelanların önlenmesi açısından da gereklidir.''
____________________
Kaynak: KSKP
Lazuri.Com - 29.07.2009 |