Uyari: Bu sayfada Lazca sözcükler için "Alboni Font"(yazı karakteri) kullanılmıştır.
"Windows \ Fonts" dizininde Alboni Font olmayanlar karakterleri yanlış görecektir. Bunun olmaması için
Windows\Fonts dizinine
[Alboni Font'u buradan yükleyebilirsiniz].
Ayrıntılı bilgi için Lazuri Font ya da LazuriPC sayfamızı okuyunuz. |
Bugün Laz Şairi Helimişi'nin 35. Ölüm Yıldönümü
Skidalaşen ma na manöen kebzdi
Man am dunyas em dunyaş derdi
var bzdi
Yaşamdan payıma düşeni aldım
Bu dünyada o dünyanın derdini çekmedim
…diye yazmıştı ama bu dünyaya
sanki çile doldurmak için gelmişti.
Kendi kaleme aldığı yaşam
öyküsünde ve birçok şiirinde bu çilenin izlerini görmek mümkündür.
Türkiye hapishanelerinde,
Sovyet hapishanelerinde,
Sürgünde, Sibirya’nın soğuğunda
doldurdu çilesini…
Üstelik Leningrad'da öğrenci
iken sağ bacağını kaybetmiş, yaşamının geri kalanını tek bacakla geçirme çilesi
de eklenmişti.
Neden bunca çileye katlandığını
ise şöyle açıklıyordu Helimişi…
"..Niye böyle
hiç bir şey istemeyen bir adam olarak ortaya çıkmıştım ve herkes benden istifade
ediyordu? Ya ben ne istiyordum bu dünyadan? Bu kadar acıyı niçin çekmiştim?
Evet, ben istiyordum ki her şeyi göreyim, her türlü zorluğu yaşayayım ve bunları
yazayım. Benden sonrakiler benim yaşadığım zorlukları, hatalarımı görsünler ve
onlar böyle zorlukları yaşamasınlar. Ben bunları anlamak istiyordum, bu yüzden
ben zor günlerimi; sürgünde geçirdiğim günlerimi, iyi yaşadığım zamanlardan daha
çok seviyorum…"
Helimişi yaşadığı onca sıkıntı
ve zulme rağmen hiçbir zaman hayata küsmedi. Tam tersine daha çok bağlandı.
Geleneksel Laz şiirinin ötesinde
yazdı Lazca şiirlerini.
Şiirlerinde geçmişini,
hayallerini, ideallerini ve Lazları anlattı.
Resimler yaptı. Bir kısmı daha
sonra kaybolsa da çok sayıda yağlı boya tabloya imza attı.
Resimlerine de ideallerini
işledi. Özlemlerini, hayal kırıklıklarını, inandığı değerleri çizdi.
Lazca şarkılar derledi…
Şarkı sözleri yazdı...
Lazca şarkılar besteledi…
Lazca tiyatro eserleri yazdı…
Lazları anlatan roman yazdı…
Bütün varlığı ile Lazca ve
Lazlar için üretti.
Üstelik yaptığı herşeyin tam da
farkında olarak…
İnanarak…
Günün birinde bütün bunların
Lazlar için çok değerli olacağını bilerek…
Ve yapayalnız, tek başına…
Tiflis'te, üniversite yurdundaki
küçük odasında şiirlerini, şarkılarını okudu plaklara. O plakların bir gün Laz
gençlerinin eline geçeceğini düşünerek, bilerek.
Şöyle diyordu "Muôat E Süiri"
şiirinde...
Ora moxtasen dido
mgoraten
Qata nena-çkimi eşaöaraten
Hem oras irik ma
miçinaten
Şa mâiraten-i
çkva ma e süiri!
Zaman gelecek çok
arayacaksınız beni
Her sözümü defalarca
yazacaksınız
İşte o zaman
tanıyacaksınız beni
Ama beni
bulamayacaksınız, ey oğul!
Hep inandığı yoldan yürüdü.
Hiçbir zaman, hiçbir koşulda
eğilmedi, bükülmedi.
Yarattığı hiçbir değeri üç
kuruşa pazarlamadı; paranın ve gücün uşağı olmadı…
İşte bu yüzden O "Lazların
Şairi" olabildi.
İşte bu yüzden "Laz Şairi
Helimişi Xasani" bugün de yaşamaya devam ediyor.
İşte bu yüzden...
Herkes ten çok, saygıyı,
Herkes ten çok vefayı, saygıyla
anılmayı ve daha çok bilinmeyi hak ediyor.
Şair Helimişi bu dünyaya veda
etmeden ölüme meydan okumayı da ihmal etmedi...
Ar xvala vore na ğuraş cgineri
Bğurur giçkiûan ma âiéineri
Yenildiğim tek şey ölümse
Bilin ki, gülerek ölüyorum
Laz Şairi Helimişi Xasani’nin
manevi varlığı önünde saygıyla eğiliyoruz…
Lazika Yayın Kollektifi
Lazuri.Com - 03.03.2011 |