FORUM KONUK DEFTERI MOVIE FLASH KLIPLER Lazca Dil Kursu Karadeniz'e Kavuşmak Eve Kavuşmaktı / Paluri Arzu Kal / Lazuri.Com
 

  Uyari: Bu sayfada Lazca sözcükler için "Alboni Font"(yazı karakteri) kullanılmıştır. "Windows \ Fonts" dizininde Alboni Font olmayanlar karakterleri yanlış görecektir. Bunun olmaması için Windows\Fonts dizinine [Alboni Font'u buradan yükleyebilirsiniz]. Ayrıntılı bilgi için Lazuri Font ya da LazuriPC sayfamızı okuyunuz.

KARADENİZ KARARDI - Foto: Mustafa Kuyumcu
Karadeniz'e Kavuşmak Eve Kavuşmaktı,

Artık Karadeniz'le Set Var Aramızda!


Paluri Arzu Kal

"Artvin ve Bergama'da siyanürle altın arama belası, Akkuyu'da nükleer santral, Gökova'da termik santral, Fırtına Vadi'sinde hidrolik santral… derken şimdi de –ki aslında çok zaman önce başlayan – Samsun-Sarp sahil yolu projesi. Bu proje kapsamında yok edilen ve durdurulmazsa tümüyle yok edilecek olan sahillerimiz ve çocukluğumuz ve geleceğimiz ve tarihimiz ve……YAŞAM!

İnsan hayatının hiçe sayıldığı, kendinden olmayanın değersiz görüldüğü, barışın ve kardeşliğin önemsiz sözcükler, insanın en değersiz şey olduğu ülkede yok olan sen, yok olan ben, yok olan sevgi, yok olan zaman, yok olan insan, yok olan……..YAŞAM!" - Kazım KOYUNCU/ Viya (2001) 

"Öyle kocaman bir sahili yol yapmak için dolduruyorsunuz. Ya . . . . .sınız, . . . . . . . . . .sınız, ciddi anlamda . . . . sorununuz var ya da siz çok kötü niyetli insanlarsınız. Ya da milleti . . . . . yerine koyuyorsunuz. İkisi de çıkıp kavga etmek için yeterli bir sebep… Bu sahiller geri gelmeyecek. Karadeniz artık yeşiliyle öpüşmeyecek" - Kazım KOYUNCU (Fatih Sultan KAR Röportaj/2004)

Foto: Fatih Sultan Kar1200 km'lik yolun daha yarısını yeni geçmişken Karadeniz'e kavuşulur. Samsun'a çıkış noktasıdır bizi evimizde hissettiren. İşte o kavuşma anı daha 500 km'ye yakın bir yol da olsa evde hissettirirdi. Oysa şimdi denizimizle set çekildi aramıza…

Yol gerekliydi bunu hepimiz kabul ediyoruz. Ama tek şansımız sahillerimizi katletmek ve denizlerimizi doldurmak mıydı? Böyle olmadığını hepimiz biliyoruz. Ama bir gerçek var ki o bölgede yaşayanlardan konuştuklarım, gözlerini de kulaklarını da kapamışlar yaşananlara; duymuyorlar, görmüyorlar, anlamıyorlar…

Söylenenlere nasıl da inanmışlar ya da inanmaya zorlanmışlar. Sahiller 20-30 yıl sonra yine eskisi gibi olacakmış, taşocaklarına çevrilen doğa tekrar yeşerecekmiş… Acaba söylerken gerçekten inanıyorlar mı bunlara?

Süreci www.lazuri.com ‘da çeşitli tarihlerde yayınlanan makaleler ışığında kısaca değerlendirecek olursak;

* Bilim adamlarının projeyle ilgili ortak görüşü: "Projesi hazırlanmadan inşaatına başlanan bu yol Anayasa'ya, Kıyı Kanunu'na, İmar Kanunu'na, ÇED (Çevre Etki Değerlendirmesi) Yönetmeliğine aykırı. Hukuk, Karadeniz yolunda eziliyor. Buna izin verilmemeli. Yol, güneyden geçmeli. Alternatif proje hazır ve bunu geliştirmek için geç değil." olsa da gelinen nokta içler acısı. (Karadeniz'de Yol Seferberliği/ Star Gazetesi)

* Yalnız Ardeşen'de Fırtına, Fındıklı'da Arılı ve Çağlayan, Arhavi'de Kapise derelerinde yumurta bırakan ve yalnız bu ilçelerin deniz kıyısında, kıyıya yakın yaşamını sürdüren "Denizalası" nın yaşam alanları taşla doldurulmak sureti ile yok edilmekte. (Karadeniz Sahil Yolu Karadeniz'i Yok Edecek/Mustafa Şütlaş-BİA)

Foto: Mustafa Kuyumcu* Göz göre göre, dağ tarafından geçirilmesi daha ucuz olmasına rağmen, (örneğin Ardeşen deniz dolgusu 195 milyon Dolar iken, 1,5 kilometre içerideki kuşaktan geçecek otoyolun maliyeti 32 milyon Dolardır) yolun sahilden dolgu yapılmak sureti ile geçirilmesine olur verilmiştir. (Karadeniz Sahil Yolu Karadeniz'i Yok Edecek/Mustafa Şütlaş-BİA)

* Karadeniz Sahil Yolu'nun Arhavi geçişi inşaatına vurulan 3 mühür de kırılmış ve mahkeme kararına rağmen inşaat sürdürülmüştür. Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, SİT alanına sahil yolu yapılamayacağına yönelik mahkeme kararının ardından, Rize'nin Fındıklı ilçesi Aksu sahilini SİT kapsamı dışına çıkarmış, böylece denizin doldurulması suretiyle yol yapmak isteyen Karayollarının önü açılmıştır. (Sahil Yolu İçin Engel Kalmadı/ Şükran Özçakmak-Milliyet)

* Bolaman-Perşembe yolu, sivil toplum örgütlerinin itirazları ve alternatif projeleri üzerine içeri kaydırılmıştır. Mesafe 42 kilometreden 27 kilometreye, maliyet 1.2 milyar Dolardan 411 milyon Dolara düşmüştür. O rdu, Karadeniz'de kıyısını yola kaptırmayan tek il olmuş, Orduluların, sahil dolgusuyla yol inşasına karşı eylemi 1994'te başlamış, "Yola değil kıyı dolgusuna karşıyız" diyen 20 bin kişi sokağa dökülmüş ve Ordu sahilleri kurtarılmıştır. (Denizini Kaybeden Karadeniz–5/ Şükran Özçakmak-Milliyet)

* Dünyanın en önemli 200 ekolojik bölgesinden biri olan vadi, sahil yoluna mıcır sağlamak için dinamitleniyor. Dünyanın korumada öncelikli 200 ekolojik bölgesinden biri olan ve üzerinde yetişen 2.460 ayrı bitki türü nedeniyle Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından "korunması öncelikli" yer olarak belirlenen Fırtına Vadisi , hidroelektrik santralına karşı verdiği mücadeleyi kazandı ama taşocaklarına yenik düştü. (Diren Fırtına Yanındayız/ Fatih Sultan Kar- Lazuri.com)

* Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), tarihiyle, kültürüyle, flora ve faunasıyla dünyada koruma altına alınmış 200 merkezden biri olan, doğal SİT kapsamındaki Fırtına Vadisi'ne hidroelektrik santralı (HES) kurmak isteyen ARK Enerji Üretim Sanayi ve Ticaret'e onay verdi. (Fırtına Vadisinde Santral Hortladı/ Şükran Özçakmak-Milliyet)

Fırtına Deresi'nde kırmızı pullu alabalıkların soyu tükenmekte. Bunun gibi kaç çeşit bitki, kuş ve canlı aynı tehdit altında.

Foto: Muhammet BayraktutanKıyı katliamı olan yol bitmek üzere, sahillerimiz yok edildi, denizalalarının yaşam alanlarına taş dolduruldu, hukuka rağmen yola devam edildi. Hidroelektrik santralden kurtulan doğa harikası Fırtına Vadisi şimdi taşocağı oldu. Ve yeniden hidroelektrik santrali gündeme geldi. Bununla da kalmadı Fırtına'dan sonra Fındıklı (Viwe)'daki dereler aynı tehditle karşı karşıya. Fırtına'da gösterilen duyarlılıkla hareket edilmeli ve doğaya sahip çıkılmalıdır. Çünkü yarın çok geç olabilir…

Artık Laz gençleri "viyaaaaaa"[1]sesleriyle çınlatmıyor sahilleri. Çünkü denizle aralarına bir set çekildi. Yüzmeyi öğrendikleri, dedelerinin de yüzmeyi öğrendiği, o sahiller yok artık. Kaybettikleri tek şey sahilleri değil, aynı zamanda geçmişleriyle olan bağları. Yani katledilen tek şey kıyılarımız değil aynı zamanda tarihimiz, geçmişimiz…

Sahil yolunda tabelalar kaza yaptıracak kadar anlaşılmaz. Bir yol ayrımında hangi yola gideceğinizi görmeniz için son andaki pratikliğiniz ve performansınız önem arz ediyor. Yoksa bir kaza kaçınılmaz. Ama kazanın en büyüğünü yaşamadık mı bu yolda zaten. Bu yolun yapılması, bütün feryatlara kulakların tıkanması, katliama seyirci kalınması en büyük kaza değil mi zaten. Yok yok kaza değil bu, olsa olsa taammüt!!![2]

"Yola Değil Deniz Dolgusuna Karşıyız",
"Yola Evet-Deniz Dolgusuna Hayır",
"Karadeniz Kararmasın" dedik
Ama Karadeniz Kapkara…

 

Ôeruma

Naşüvit çaçxalay Ôeruma
Oropa do oxoşkvaşi a ruba
Huy mu nworuy, aşüva mu azirasen
Mi oşletinasen mi omôlanasen

Naşüvit çaçxalay Ôeruma
Karmaxa do üinçepeşi maxoroba
Huy kfalepe nongriney do ûaxuman
Zuğa bopşaten ya do ragaduman

Naşüvit çaçxalay Ôeruma
Ar üale zuğa do ar üale abja
Juritişi derdi exûu néaşa
Miti var ognasen-i hinişi çxiroba

Naşüvit çaçxalay Ôeruma
Perumaşi derdi ar varon, opşa
Xolo-ti moyiöey santrali dulya
Miti var tkvasen-i dubağun aşüva

20 Wanağani 2007

Paluri Arzu Kal


[1] -Viya inerken bazen vücudunuzun üst kısmı suyla temasını kaybeder ve uçtuğunuzu hissedebilirsiniz. Nedir viya? İki şey söylemek mümkün: teslimiyet, özgürleşme. Teslimiyet, çünkü kendinizi dalgaya verirsiniz, teslim olursunuz. Özgürleşme, çünkü birey olduğunuzu gösterirsiniz.

Kazım "Dina Üaüi" Koyuncu viya iniyor (yüzme bilmese de!) ve size sesleniyor, Putralıların viya inerken seslendiği gibi: "viyaaaaa!" viyayı kısaca aletsiz sörf- vücut sörfü olarak tanımlayabiliriz. (ya da Laz sörfü) Mehmedali Barış BEŞLİ (Kazım Koyuncu/ Viya Albüm Kapağından)

[2] -1. esk. Bir işi veya suçu bile bile, tasarlayarak yapma 2. huk. İşlenecek bir suçun daha önceden tasarlanm

Lazuri.com / 08.04.2007

  Paluri Arzu Kal

    Mutfaklardan Taşan Öyküler
    Opordace Teona...
    Erdal Bayrakoglu (Söylesi)
    Gzamsinepe Süala Lazona
    Elestiri mi Haset mi?
    Yemek Kültürü Yaşayan Bir Kültürün Ölmesi Mümkün Değildir...
    Karadeniz'e Kavuşmak Eve Kavuşmaktı
    "Kanser" Kader Değil...
    Genç Yetenekler Umut Veriyor(Röp: Oktay Üst)
    Nananena Ndğa
    Kolhis Tasarımları!
    İsim hakkında yapılması gerekenler ve dilekçe örneği
    Mahkeme Kararıyla Lazca İsim
    Ve sonunda HAYDE...
    Lazuri yoxope – Lazca isimler(derleme)
    Angepe, Mutfak Eşyaları
    Nozitape-Atasözleri(derleme)
    Eski eşyalar
    Lazonada bir bayram
    Hey Gidi Karadeniz



..

HORON & TULUM
Horon ve Tulum Kursu

Lazca Kurs
Lazuri Doviguram

KAZIM KOYUNCU (DVD)
Sarkilarla Geçtim Aranizdan - Kazim Için Bir Film

KARAKUTU

   

 
Copyright © 2002-2024 Lazuri.Com | Telif Hakları saklıdır.